Genç Werther'in Acıları Kitap İncelemesi















                                       
   Kitap adı       : Genç Werther'in Acıları
   Yazar            : Johann Wolfgang Von Goethe
   Sayfa Sayısı : 160


Ah, birazcık kaygısızlık beni dünyanın en mesut insanı yapabilirdi.
 

     Merhabalar. Bugün  bir dönemin modasını belirleyen hatta dönemin gençlerini intihara bile sürükleyen bir kitaptan bahsedeceğim: Genç Werther’in Acıları. Adını çok duyduğum, birçok kere bana mutlaka okumalısın diye tavsiye edilen bir kitaptı. Okuduktan sonra tavsiye edenlerin ne kadar haklı olduklarını anladım. Ne demişler geç olsun güç olmasın. Uzun bir süre unutamadığım kitaplar arasına girdi. Kitabın 1774 yılında iki haftada yazıldığını söylemeden geçmeyeyim.  Kitabın insanları ve beni etkileme derecesine bakarsak ilk öğrendiğimde iki haftada yazıldığına inanamadım. Belki de ilham perileri ile ilgilidir her şey. Okurken belki siz de böyle düşünebilirsiniz.

     Yazarın kendi yaşadığı aşktan yola çıkarak yazdığı tek taraflı bir aşk hikayesi Genç Werther'in Acıları. Kitap genç Werther’in yaşadığı yerden başka bir yere taşındıktan sonra arkadaşına yazdığı mektuplardan oluşuyor  ve şöyle başlıyor ilk mektubumuz: ''Ne mutluyum,  gitmekten!  Can dost, insan kalbi ne tuhaf!'' Werther mektuplarında tanıştığı insanları ve yaşadığı olayları anlatıyor. Biz de onun yaşadığı duygu değişimlerine tanıklık ediyoruz kitap sayesinde. Bu kitabı birçok insan tarafından unutulmaz yapan şey bence yazarın Werther’in yaşadığı durumu çok iyi yansıtmış olması ve karakterle birlikte okuyucuya o melankoliyi hissettirmesi. Goethe bu kitabında okuyucuyu düşündürüyor ve ağır bir melankoliye sürüklüyor. Romanda mekan, duygu ve düşünceler o kadar güzel betimlenmiş ki yaşanılan her şey okuyucuya dokunuyor. Aynı zamanda roman insanı sıkmıyor ve akıcı bir anlatımı var. Normalde mektup tarzı ile aram iyi değildir ama bu kitabı okurken hiç sıkılmadım. Kitabı okurken  Werther’in aşık olduğu kadın Lotte'ye (nişanlı bir kadın) bir yandan hak verirken bir yandan hayır yanlış yaptı dediğim çok zaman oldu. Aslına bakarsanız Lotte hakkında tam bir karara varamadım ama ben olsaydım ne yapardım diye çok düşündüm. Kitabın sonunda meydana gelen olay sonrası bir burukluk yaşadım. Ayrıca kitabın içinde yer alan ve ağır melankoli içeren küçük hikayeyi ise ben çok sevdim. Kitap bittikten sonra başka bir son yazılabilir mi diye düşündüm ama bir sonuca varamadım. Yine incelememi kitaptan alıntı yaparak  bitiriyorum. Umarım kitabı okuduktan sonra sizler de iyi ki kitabı okudum dersiniz.



1-Bazen aklım almıyor; onu yalnızca ben, öylesine içten, öylesine dolu dolu severken, ondan başka hiçbir şey görmez bilmezken, ondan başka hiçbir varlığım yokken, nasıl olur da onu bir başkası da sever, sevebilir?



2-Böyle mi olacaktı, insanı sonsuz derecede mutlu kılan şey, aynı zamanda üzüntüsünün kaynağı mı olmalı?



3-Kendimizden yoksunsak, elbette her şeyden yoksun kalıyoruz.



4-O kadar çok şeye sahibim, ama ona olan duygularım her şeyi yutuyor; o kadar çok şeye sahibim, ama o olmayınca benim için her şey değersiz.


5-Dünyada yüreğime en yakın varlıklar, çocuklardır.




Yorumlar

Popüler Yayınlar